Neden Reis? Neden Cumhur İttifakı?
Ülkemiz 14 Mayıs Pazar günü tarihinin en önemli seçimine gebe. Öyle bir seçim ki bu sadece ülkemizde değil başta ABD ve emperyalist batının bütün ergleriyle olaya müdahil olmuş bir fiil bu seçimin karargahında, tam merkezinde bir fiil görev almışlardır. Recep Tayyip Erdoğan’ın 20 yıllık iktidarını al aşağı edebilmek için çok çeşitli kirli senaryolarla aslında operasyonun Türkiye’yi durdurmak, frenlemek yamalı bohcalı eski düzen hükümetlerle istikrarsız batının emrine, bağımlı bir ülke oluşturmak için tam 3 yıldır konuşulan ve oluşturulmaya çalıştırılan  7’li ya da 9’lu masanın birbirine benzemeyen tüm aparatlarını fetö aklıyla bir araya getirdiler.  Daha önce  devletçi ve Atatürkçü kimliği olan CHP’yi PKK bağlantılı HDP siyasetinin evrimine sokarak yönetimi tamamen ele geçirdiler. Daha sonra Merkez sağı dağıtmak için Meral Akşener liderliğinde MHP oylarını ve AKP’den kaçan oyları devşirmek için İyi Partiyi kurdular. Bu kurulan yeni  partiler siyasetin menşeinden doğan partiler olmaktan uzak proje partisi altında kuluçkaya yatırılarak oluşturuldu. Daha evvel Ak parti içinde siyaset yapmış bir çok kişi  partiden kopartılarak yeni küçük vizyonsuz ve hedefsiz yavru partiler ürettiler. Rahmetli Erbakan’ın altın mirasını saadet partisini de PKK menşeli 7’li ortaklığın emrine sundular. Cumhurbaşkanlığı yeni yönetim sisteminde tek amaç cumhur ittifakını al aşağı edebilmek için yurt dışı fonlardan, yurt dışı danışmanlardan, kara paralardan ve daha evvelki seçimlerde kazanılan İstanbul ve Ankara Büyükşehir belediye başkanlarının izdüşümünden yararlanmak amacıyla bambaşka senaryoları gündeme aldılar.
Tüm bunlara meydan okuyan, çıktığı hiçbir seçimi kaybetmemiş başarıdan başarıya koşmuş adeta bir dünya fenomeni Recep Tayyip Erdoğan’la bu aziz milletin arasında doku bağını unuttular.  Ülkesine kazandırdığı devasa eserleri bölünmüş kara yolları, hızlı tren yolları, köprü, viyadük ve tünel ağlarını ören uzun adamı unuttular. Sosyal devlet gereği maaşa bağlanan şehitleri, gazileri, kimsesizleri, yetimleri, yaşlıları, dul kadınları, hastalara tanınan ayrıcalıkları unuttular. Devletin hizmet verdiği tüm kurumlardaki okul, hastane , hizmet binaları konforunun sağladığı tüm avantajları unuttular. Ülkenin her tarafında eş zamanlı tüm yatırımları gençlerin önünü açan sosyal hizmetleri de unuttular. Ülkenin daha evvel yalvarmakla dışarıdan alamadığı tüm silahları İhaları, sihaları , füzeleri ve tüm mühimmatları yanı sıra yerli savaş uçağından, yerli savunma sanayiindeki dünya tarafından gıpta ile izlenen değişimleri görmediler. 100 yıllık cumhuriyet döneminde yapılamayan esrarengiz bir şekilde durdurulan yeni milli aracımız TOGG’dan rahatsız oldular. Uzun adamın  mavi vatan politikalarından rahatsız oldular, Karadeniz’de çıkarılan doğalgazdan aleni bir şekilde rahatsız oldular. Nerde bir hizmet yapılıyor ise Anayasa Mahkemesine götürdüler. Uzun adam ve arkadaşları bu meşakkatli yolda zaman zaman çok büyük sıkıntılar çekse de bir çok olumlu konu zamanla rayına girmeye başlayınca dış devletler başta ABD iç işlerimize karışarak, 17-25 aralık ekonomik darbesi ve  15  Temmuz darbesi ile Türkiye’nin önü kesilmeye çalışıldı.  Ülkemiz ve dünyayı sarsan büyük Korona virüsü ile beraber dünyada küçülen ekonomilerin bizi ekonomik anlamda derinde etkilenmesinin kalıntıları devam ederken 6 Şubatta yaşadığımız Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremle yaşadığımız afetin boyutları kaybettiğimiz 50 bin can, 250 bin yaralı ve tam 11 ilin yerle bir olması ülkemiz adına çok büyük bir üzüntü verici bir tablo idi. Aziz milletimizin sağduyusu ve Cumhurbaşkanımızın önderliğinde deprem bölgesinde yürütülen çalışmalarla birlikte seferberlik ilan edilerek bu acıyı yaralarını sarma ve yeniden inşa etme çalışmaları takdire şayandır.
14 Mayıs seçimlerine 4 gün kala bu devasa hizmetlerin dışında binlerce arge çalışması, yurt dışında devam eden operasyonlar, Ermenistan  ve Azerbaycan arasındaki savaşta müdahil olarak verdiğimiz başarı, terör örgütü PKK’ya kan kusturan ülkenin doğu ve güneydoğusunda hakim olan huzur, Balkanlarda artan hakimiyetimiz, Türk devletleri ile olan birlik ve geleceğe doğru yapılan tüm anlaşmalar gibi her alanda Afrika’da mazlum ülkelerin, Ortadoğu’nun hamisi  gelecek yüzyılın ayak seslerini işittiğimizde macera aramaya gerek yoktur sanırım. Bir tarafta yıkacağız, böleceğiz diyenlerle hiçbir umut vaat etmeyen adı millet, içi millet olmayan ittifak bileşenleri ile seçime ramak kala sayılı günlere doğru ilerliyoruz.  Neden Reis derseniz tüm cevaplar ortadadır sanırım. Ülkenin 20 yılda atladığı badireler, yapılan işler Cumhur ittifakının altın karnesinde yerini almaktadır. Ülkenin güneyinde kurulması düşünülen özerk bölge büyük İsrail projesinin uzantısı olduğunu anlamak  için Tüm bu tuzakları bozacak olan Cumhur ittifakı ile bu millet birleşerek güçlenecektir. . Umuyoruz ki ülkemiz bir yol kazasına uğramaz. Ey kutlu vatanım oyumuzla selamet bulasın… Selam ve dua ile